193
Bahar 2015 . Cilt 5 . Sayı 9
Yoksulluk ve Suç İlişkisinin Sosyolojik
Analizi: Bir Referans Çerçevesi (Elazığ
Örneği)
Muhammet FIRAT
1
Öz: Sosyal yaantıda suça etk eden brçok faktörden söz edleblr. Ekonomk
durum ve yoksulluk, suç üzernde oldukça etkl olan unsurların baında
gelmektedr. Brçok sosyolog, krmnolog ve ekonomst, suç le yoksulluk
arasında etksel br lknn olduğunu kabul etmektedr. Bu açıdan tüm
sosyal blmlern lg alanına gren suç, özelkle nedenler ve sonuçları
açısından ekonomk boyutu göz ardı edlemeyecek derecede öneml br
olgudur. Ancak bu çalıma, suç le yoksulluk arasında kesn br nedensellk
lks yerne, yoksulluğun, suç lemede poztf etk ettğne kanaat
getrmtr. Bu mnvalde suç le yoksulluk lksnn ortaya çıkarılması
amacıyla Elazığ İlnn yoksulluk hartasında, yoksul olarak blnen Aksaray,
Hcret ve Sanay Mahallelernde kamet eden daha önce çetl suçlardan
cezaevne grm 29 brey le anket çalımasından hareket etmtr. Öte
yandan, alanda elde edlen gözlemler çalımanın ekllenmesnde etkl
olmutur. Breylere cezaevne grmeden önce ve cezaevnden çıktıktan
sonrak genel durumları, ledkler suçlar ve ekonomk durumları le lgl
sorular sorulmutur. Elde edlen verler yorumlanarak yoksulluk le suç
arasındak lknn rdelenp belrlenmes amaçlanmıtır.
1 Ar. Görv. Fırat Ünverstes, İnsan ve Sosyal Blmler Fakültes, Sosyoloj Bölümü.
muhammetfrat@frat.edu.tr
194
Yazar AdıMuhammet FIRAT
Anahtar Kelimeler: Yoksulluk, Suç, Sosyo-ekonomk durum, Yoksulluk-
suç lks, Elazığ.
Giriş
Yrmnc yüzyılın sonlarında, nsanlığın yüz yüze kaldığı en öneml
beer ve toplumsal br olgu olarak gündem gal eden yoksulluğun
suçla lks rdelendğnde, anlamlı br lknn var olup olmadığı
hususu akla gelen lk sorulardandır. Çünkü suç statstklerne bakıl-
dığında, suç leyen breylern çoğunluğunun yoksul olduğu blnmek-
tedr. Kaybedecek çok ey olmayan breylerden oluan yoksulların suç
lemeye daha yatkın oldukları düünülmektedr. Dolayısıyla, yoksul
bireyler, hayat artları iyi olmayan ve suç tekil eden hayat tarzıyla de-
vamlı temas halinde olan bölgelerde yaamaktadır. Bu amaçla yoksul-
luğun çok olduğu yerlerde suç oranlarının yüksek olup olmadığı nce-
lenmes gereken hususlardan brdr.
“Suç, hukuk kurallarının toplum çn zararlı ve tehlkel görerek
yasakladığı ve ceza yaptırıma bağladığı eylem” olarak tanımlanablr
(Ayhan ve Çubukçu, 2007: 31). İnsanların neden suç ledkler, kamu
gücü tarafından cezalandırılma rskne karın neden suça yöneldkler
her zaman merak konusu olmutur. Bugüne kadar suçun nedenlern
ortaya çıkarmaya yönelk çok sayıda aratırma yapılmıtır. Bu aratır-
maların büyük çoğunluğu ya özel br suçu, ya da suç lenmesnde et-
kl olan bütün faktörler nceleme konusu yaparken, özel br etken le
suç arasındak lky nceleyen çalımaların daha az olduğu bln-
mektedr. Suç üzernde etkl olablecek faktörler arasında ya, cnsyet
gb demografk nedenler ve yoksulluk gb sosyo-ekonomk unsurlar-
dan da söz edleblr (Dnler ve İçl, 2012: 2). Bu bağlamda yoksulluk
son yılların en öneml sorunlarından brn oluturmaktadır. Özellkle
küreselleme sürecyle beraber gelr dağılımındak bozulma ve yoksul-
luk öneml br sorun olarak karımıza çıkmaktadır. Yoksulluk çndek
breylern, kaybedecekler çok az ey olduğundan, bu breylern suç -
leme eğlmler daha fazla olablmektedr (Mehlum & Moene & Torvık,
195
Yoksulluk ve Suç İlişkisinin Sosyolojik Analizi: Bir Referans Çerçevesi (Elazığ Örneği)
2005: 325–340). Bu nedenle yoksulluğun yüksek olduğu kesmlerde suç
oranının artması kaçınılmaz olablr.
Marksst krmnolog W.A. Bonger, Suçluluk ve Ekonomk artlar
(1916) sml çalımasında kaptalst sstemn breyler açgözlü ve ben-
cl olmaya ttğn ler sürmektedr. Bonger’e göre, suç alt sınıflarda yo-
ğunlamaktadır, çünkü adalet sstem fakr olan breyler suçlu hale ge-
trrken, zengn olan breylern kend bencl steklerne ulaablmeler
çn yasal olanakları onlara sunmaktadır. Bu açıdan Bonger, suçun zen-
gnlkle, ekonomk yletrmelerle ortadan kaldırılableceğn ler sür-
mektedr (Vold & Bernard & Snpes, 2001: 253). Bu mnvalde yoksulluk
sarmalındak breylern kendne özgü yaam tarzları, damgalı mekân-
ları ve dılanmaları onların hukuk dıı eylemlere yönelmlern arttır-
maktadır. Ayrıca ekonomk olanakların yetersz olduğu durumlarda,
breyler htyaçlarını gdereblmek adına suç slerler.
Suç üzerne yapılan çalımalarda; modernleme, sanayleme, kent-
leme, ale yapısı, akran grubu, kültürel yapı, meden durum, öğrenm
düzey, dn, yerlem yer, szlk ve yoksulluk gb daha sayamadığımız
çok sayıda değkenn konu olduğu blnmektedr. Bu değkenler ara-
sında yoksulluk ve suç lksn konu ednen bu çalıma, yoksulluk le
suç arasında br lknn var olup olmadığı, yoksulluk le suç arasında
br lk varsa, bu lknn boyutlarını rdelemektedr.
1. Yoksulluk
Dar anlamda yoksulluk, madd ntelktek mahrumyetlerden dolayı
kaynaklara ve üretm faktörlerne erememe, böylece asgar yaam dü-
zey sürdürecek gelrden yoksun bulunma hal, güncel olanaklara ula-
mada sınırlılık, varlıktan yoksulluk, geçnmede güçlük çekme geçm
çn yeterl paraya sahp olmamadır (Aydın, 2007: 16).
Yoksulluk çn aratırmacılar arasında terch edlen k farklı yak-
laım söz konusudur: mutlak yoksulluk, görel yoksulluk. Yoksulluk ge-
nel olarak br halkın ya da onun belrl br kesmnn asgar yaam dü-
zeyn sürdüreblmek çn gıda, gym ve barınak gb sadece en bast
196
Yazar AdıMuhammet FIRAT
htyaç maddelern karılayablmes olgusudur. Buna mutlak yoksul-
luk da denmektedr. (Uzun, 2003: 156). Cömertler (2004) Dünya Ban-
kası’nın tanımlamasına göre, mutlak yoksulluk günlük gelr 2400 k/cal.
besn almaya yeterl olmayan nsanların durumunu fade etmektedr.
Mutlak yoksulluk sınırı az gelm ülkeler çn k baına günde 1 do-
lar, Latn Amerka ve Karabler çn 2 dolar, Türkye’nn de dâhl edl-
dğ Doğu Avrupa ülkelernn de çnde bulunduğu gurup çn 4 dolar,
gelm sanay ülkeler çn 14.40 dolar olarak belrlenmtr (Cömert-
ler’den akt., Aydın, 2007: 17 ). Brey bu standartlar altında yaamını
sürdürüyorsa, o breyn yoksul olduğu söyleneblr.
Bununla brlkte bu standartların yoksulluğu belrlemede uygun ol-
madığı, breyn yoksulluğunun belrlenmesnde görel yoksulluk kavra-
mının kullanılmasının daha uygun olduğunu savunanlar, yoksulluğun
kültürel olarak tanımlanmasını ve evrensel br yoksulluk standardı-
nın ölçülmemes gerektğn ler sürmektedrler (Gddens, 2008: 386).
Yan; yoksulluk aratırmaları yapılırken yerlem yer, mkân ve ola-
naklara ulaılablrlk ncelenr. Br sosyal grup veya breyn yoksullu-
ğunun dğer sosyal grup ve breylerle karılatırılıp analz edlmes so-
nucu görel yoksulluk dedğmz yoksulluk belrlenr. Yeterl ve dengel
beslenmek nsanların hayatını sağlıklı br eklde devam ettreblmes
çn gerekldr. Ancak buna ek olarak besn tüketmnn yanında tü-
ketlmes gerekl olan toplumsal kültürel gereksnmler de mevcuttur.
İte bu gereksnmler karılanablrlğ dğer breyler ya da hane halk-
ları le karılatırmalı olarak analz edldğnde görel yoksulluk sonuç-
larına ulaılır (Iık, 2007: 17).
Genellkle para veya gıda yokluğunun belrts olarak tabr olunan
yoksulluğun sınırlarını genletmek mümkündür. Kültür, hzmet, nanç
yoksulluğu, yoksulluğun gen yelpazes çersnde kalan kavramlardır.
Ancak aratırma konusu açısından, yoksulluk en çok breylern beslenme,
barınma gb temel htyaçlarının karılanamaması olarak kullanılmak-
tadır. Yoksulluk tanımlanırken de bu krterlerden hareket edlmektedr.
Ancak yoksulluğun gelr düzeyyle sınırlı tanımlarını kabul etme-
yen Amartya Sen, yoksulluğu özellkle ‘yapablrlk’ kavramı yardımıyla
197
Yoksulluk ve Suç İlişkisinin Sosyolojik Analizi: Bir Referans Çerçevesi (Elazığ Örneği)
açıklamaktadır. Yapablrlk, açlık, sağlıksızlık, cahllk, kötü barınma
koulları gb, her nsanın mutlaka kaçınmak steyeceğ durumlardan
kaçınablme yets olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda ‘yapablrlk-
ten yoksunluk’, yoksulluğun tanımı olarak ortaya çıkmaktadır (Buğra,
2005). Yoksulluğun belrlenmesnde temel ölçüt, breyn gelr düzey le
temel gereksnmlern karılama yeterllğdr. Buna ek olarak, yeterl
öğrenm görmem olmak, salt bedensel güce dayalı vasıf gerektrme-
yen te çalımak veya szlk, bulmak veya dğer ekonomk neden-
lere dayalı olarak göç etm olmak yoksulluğun çerçevelendrlmesnde
öneml ölçütler kabul edlmtr (Dnler ve İçl, 2012: 3).
2. Suç
Suç farklı dönemlerde, farklı bölgeler tarafından farklı ekllerde ta-
nımlanmıtır. Zra her toplumda değen ölçülerde var olmu ve var ol-
maya da devam edecek olan evrensel ve genel br olay olarak suç, farklı
kültürlern ve toplumlarına yapısına göre değen br görünüm serg-
lemektedr. Bu açıdan breylern çndek htraslarla brlkte toplum
çnde yaamanın ortaya çıkardığı çetl sosyal çelkler ve uyumsuz-
luklar var oldukça; suç olgusu da toplumda her zaman kendne yer bu-
lacaktır (Dönmezer, 1994: 49).
Bu bağlamda toplumun devamı ve bütünlemes, toplumu meydana
getren nsanların, sosyal yaam çersnde oluturulan dn, ahlak, hu-
kuk kurallarına uygun hareket etmeleryle mümkün olablmektedr. Top-
lumsal kurallara rayet etme halkın brlkte yaamasını temn ederken,
bu kurallardan sapma, toplum çnde yaayan nsanların rahatsız olma-
sına neden olarak toplumun devamını ve bütünlüğünü zedelemektedr.
Bu çerçeveden hareketle, genel olarak norm hlal durumu eklnde ta-
nımlanan suç, gelm ülkelerde olduğu gb gelmekte olan ülkelerde
de, kentlerde olduğu gb kırsal alanlarda da yaanan evrensel br olgu-
dur (Dönmezer,1994: 61).
Sosyolojk anlamda suç kavramı toplumda var olan normlardan
sapma olarak tanımlanmaktadır. Sapma davranıı gb suç toplumun
değer ve normlarından sapan eylemdr. Ancak suç, kanun koyucular